- susamak
- ظمئ
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
susamak — nsz 1) Su içme gereksinimi duymak Yazın susamışken, birdenbire bir soğuk su içtiniz mi, bir sancı, bir ağırlık oturuverir. S. F. Abasıyanık 2) e, mec. Çok istemek, özlemek Sinemaya susamış bir mevsim başı kalabalığı. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
eceline susamak — ölmek istermiş gibi tehlikeli işlere girişmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ölümüne susamak — ölümle sonuçlanabilecek davranışlarda bulunmak Ölümüne susamış kimse meydana çıksın. O. V. Kanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
kana susamak — öldürme hırsı duymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kanına susamak — (kendi) belasını aramak Ben onun kanına susadım diyor, başka bir şey demiyor. Y. Kemal … Çağatay Osmanlı Sözlük
canına susamak — (birinin) birini öldürmeyi istemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
CÜVAD — Susamak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEATTUŞ — Susamak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
susaçmak — susamak … Beypazari ağzindan sözcükler
suwsamak — susamak I, 281; t I I, 284 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
usmak — susamak; sanmak I, 166; II, 165 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini